Gerçek Bayram Nedir?

 


GERÇEK BAYRAM NEDİR?

        

Burada gerçek sözcüğünü doğru, hilesiz, yararlı, güzel, hakkıyla anlamlarını içeren; gerçek öğretmen, gerçek öğrenci veya gerçek ilaç, gerçek gıda dediğimiz zamanki anlamıyla kullanıyoruz.

Bu anlamda dünyadaki gerçek, bir üst boyuttaki üst gerçeğin, üst doğrunun, iyinin, güzelin, O’nun Rızası’na uygun olanın fiziksel bir yansıması olması gerekiyor.

Bu çerçevede “gerçek bayram” ruhsal yasalar karşısında bir hak etmenin sonucu ortaya çıkan mutluluk, neşe, şükür, huzur halidir. Gerçek bayram üst şuurla birlikte yaşanan sevgi ve sevinçtir. Üst şuurun katılımı yoksa kutlanacak bayram da yoktur.

Bir ruhsal verişin başlamasının birinci yıldönümü olan 5 Ekim 1965 günü verilen tebliğde Ruhsal Rehber şöyle diyor: “Gelişimizin yıldönümünün bayram olması için size verdiklerimizin hayata geçmesi gerekir. Yoksa sadece bir yıldönümü bayram değildir.” Birkaç gün öncesi grup zaten ikaz edilmişti:“Sizden uzak olduğum günlerde biliniz ki, sizin yüzünüzden azaptayım. Ben sizi kurtarmak için gelmiştim. Şimdi gelin siz beni kurtarın” 01 Ekim1965

Bizim kültürümüzde denir ki “Öyle yapma, böyle söyleme Allah’ın gücüne gider” Peki O’nu bunca gücendirdikten sonra hangi bayramdan söz edebiliriz?

İnsan olarak aklımıza eseni yapıp sonra bundan kendimize göre ahkâm çıkarmak, üst şuurla olan bağımızı hissedemiyor olmamızdan kaynaklanıyor.

Hz. Ali’nin aynı anlamda bir sözü var: “Hiç günah işlemediğin her gün bayramdır” Daha ne desin değil mi?

Gerçek Bayram yaşadığımız sevgiyle hak edilmiş bir sevinçtir. Kutlamaya hakkımız olan bayram gerçek bayramdır. Birbirimizi ziyaretler, birlikte yenen yemekler, çeşitli ikramlar, armağanlar hak edilmiş bir huzurun, mutluluğun, Yüce Âlemlerle birlikte paylaşılmasıdır. Bu bayram, ister bir doğum günü, ister hak edilmiş bir diploma, bir düğün töreni, bir dini veya milli bayram olsun hiç fark etmez hepsinde yasa aynıdır: O’nun Rızasına uygun bir hak edişin varlıksal sevincidir bayram. 

Geçen zamana nispetle daha çok çalışacağız, daha az zamanda daha büyük işler başaracağız… Ebediyete akıp giden her on senede, bu büyük millet bayramını daha büyük şereflerle, saadetlerle, huzur ve refah içinde kutlamanı gönülden dilerim.” Milli bayramların kutlanışının da aynı yasalara tabi olduğu ne kadar güzel anlatılmış değil mi?

Hepimize hak edilmiş bayramlar dilerim.

Güney Haştemoğlu
28.07.2014

 Yorumlar


Henüz yorum yapılmamış


Yorum yap