BÜYÜK PATLAMA (BIG BANG) YEREL BİR OLAY

Modern kozmolojiye göre evren tüm karadeliklerin büyükbabasının patlaması sonucu oluşmuştur. Evrenin başlangıcı budur; yalnızca bir tek patlama. Sonraki tüm olaylar döküntülerin yayılması ve artçı gelişmelerdir. O zamandan beri evren yatışma sürecindedir. Ancak Büyük Patlama teleskoplarla görülemez. Büyük patlama bir teoridir. Daha doğrusu bir teoriler zincirinin parçasıdır. Her teori sırada kendinden sonra gelen teori ile bağlantılıdır. Büyük Patlama, genişlediği varsayılan evrenin nasıl genişlediğinin izahı için icad edilmiştir. Genişleyen evren teorisi, galaksilerin galaksilerin neden birbirinden uzaklaştığı sorusundan ortaya çıkmıştır. Galaksilerin birbirlerinden uzaklaştığı fikri, "Kırmızıya Kayma - Doppler" yorumunun bir sonucudur. Kırmızıya kayma ile, ışık kaynağının gözlemciden uzaklaştığı farz edilir. Artan kırmızıya kayma sonucu parlaklık azalır. Bu yüzden bir galaksi ne kadar sönükse o kadar uzak kabul edilir. Bu teoriler zinciri ile artan kırmızıya kayma değeri hız ölçüsü olarak da benimsenmiştir. Azalan parlaklık bağıntısı ile bir arada, mesafelerin ölçülmesi aleti işlevi görmektedir. Fakat mesafe ölçümünde bu hız önermesi göz ardı edilir. Yüksek kırmızıya kayma uzun mesafeyi, düşük kırmızıya kayma ise yakınlığa işaret eder. Yirminci yüzyıl evren bilimi bu teoriler zincirine dayanmaktadır. Eğer zincirdeki halkalardan bir tanesi hatalı ise, o zaman bütün zincir dağılır ve her şeye yeniden başlamak gerekir.

Astronom Halton Arp 1960 larda işte bu hatayı bulmuştur. Arp, kırmızıya kaymanın büyük bir kısmının hıza bağlı olmadığını, galaksinin ya da yıldızsının kendi özelliğinden kaynaklandığını kanıtlamıştır.

Yıldızsılar 1960 larda keşfedildi. Daha önce özel bir gök cismi oldukları bilinmiyordu. Tespit edilmiş olan yıldızsılar ise mavi - mor renkleri ve güçlü birer radyo dalgası kaynağı olmalarıyla Samanyolu galaksisinin yıldızları olarak düşünülüyordu. Fakat kırmızıya kayma değerleri alındığında çıkan rakam, en uzaktaki galaksilerden daha yüksekti. Tam bir şok yaşandı. Kırmızıya kayma ölçümüne göre yıldızsıların tanınan galaksilerin çok daha ötesinde bulunmaları gerekiyordu. Böyle ise nasıl bu kadar parlak olabiliyorlardı? Bu sonuca göre yıldızsıların uzakta değil, yakında olduklarını söylemek kolay olurdu. Ama kırmızıya kayma ölçüsünü değiştirmek mümkün değildi. O halde var olan ölçüye göre uzakta oldukları varsayıldı.

Bu sırada sıra dışı galaksilerin kozmik tuhaflıkları üzerinde çalışan Halton Arp, yeni keşfedilen yıldızsıların bazı Seyfert galaksilere (aktif galaksiler) çarpıcı biçimde benzediğini fark etti. Yıldızsı aileleri genellikle Seyfert galaksilerin dönme ekseninin iki ucundan çıkmış gibi ve gerçekte galaksiye yakın bulunuyorlardı. Astronom Arp, yıldızsıların sonunda olgun bir galaksi haline gelecek olan yeni yaratılmış maddeler olduğunu düşünmektedir. Sonuç olarak Arp, yıldızsıların ve aktif galaksilerin birbirlerine ait olduğunu keşfetmişti. Farklı kırmızıya kayma değerlerine rağmen, yıldızsı ve galaksi aynı yerde yer almaktadır. Yani "kırmızıya kayma eşittir uzaklık" denklemi ve dolayısıyla Büyük Patlama ve Genişleyen Evren teorileri de hatalıdır.

Arp'in evreninde 12 - 15 milyar yıl önceki patlama ile Samanyolu Galaksimizin doğumu ya da fışkırması gerçekleşmiştir. Bizim galaksi grubumuzdaki en yakın komşumuz yaşlı M31 Büyük Andromeda Nebulası ise Samanyolunun ebeveyn galaksisidir. 12 - 15 milyar yıl önce M31 aktif bir galaksiydi ve Samanyolu bu galaksiden fışkıran demetin içerisinde bir plazma düğümüydü. Bugün Samanyolunun kendisi de bir ebeveyndir. Güney yarımküreden görülebilen Macellan Bulutsusu Samanyolu galaksimizden çıkmıştır.

Burada astronom Halton Arp'in "bilimsel !" astronomi çevreleri tarafından aforoz edilmiş olduğunu ve kendisine itibarını kaybetmesi için elden gelen her şeyin yapıldığını söylemek okuru şaşırtmayacaktır.

(Kaynak: Yasak Bilim - J. Douglas Kenyon)

Osman Türkmenler 13 Ocak 2012

Yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir