ÖĞRETİLERDEN
-7-

O’na teslimiyetin, O’na yönelişin ve O’nun için O’na gidişin yeri bilinir mi hiç!..

Bir güzel bir gün yola çıktı. İçini O’nun sevgisinden, O’nun nurundan doyurmuştu. Aşk duyuyordu, sevgi buluyordu. Karşısına çıkacak her değeri severek karşılamaya, isteyerek vermeye hazırlanıyordu ki, canı tehlikeye düştü. İki hain onu fena buldu. Lakin o, unutmadı O’nun sınamasını. Sevgide ısrar etti. Durdu ve yalvardı. “Allah her şeye kadirdir” bilgisiyle esası yaşadı. Ve sildi gözünden korkuyu. İki hainin gözlerinden silindi birden. Bir sıcaklık kuşattı onu, yükseltti ne olduğunu bilmezlik içinde. Onu da düşünmedi, çünkü teslimdi. Ve sonra iki kişi hayal gördüklerini ve yanıldıklarını birbirlerine getirdi. Arkalarına bakmadan ve hiçbir kanaat içinde olmadan devam ettiler yürümeye. O güzel ise imtihanını vermiş, teslimiyetini güzel etmiş, tekrar soğudu birden, bedeni rahat, kalbi normal, O’nun gücünden buldu. Fakat o yoklanışından evvelkinden çok farklı mutluluğun yerini etmişti gönlünde. Ve rızasından buldu sonrasına yepyeni güçle, sevgisiyle vermek için tüm kardeşlerine. Önce bir bitki, sonra bir hayvan çıktı karşısına. Daha çok sevindi ve insanların arasına sevgi saçan kaynak olarak katıldı. Görecekleriniz için hiç bilmiyormuşçasına tertemiz kalınız. O’nun karşınıza neyi çıkaracağını, neyi tutturacağınızı bilemezsiniz.

Bir şeyin size açık olmasını istiyorsanız siz de içinize, kâfi açıklığa dönünüz. Sonra hepsi gelecektir.

Yalnız hayır diliyorsanız peşin hükümlerden ve kendi düşüncelerinizin sonuçlarından süratle arınınız. Bu gün sizi eyleyenler, bilin ki, kontrol edemediğiniz düşüncelerinizin sizde yarattığı çekişmelerdir. Sağlam ve sakin olunuz.

Yolda ilerlemek, hayırları muhafaza ederek amaca doğru gitmek saf bir inanç ister. Bunu bulamazsanız yeni bir kapı aramak zorunda kalırsınız. Ortada olduğu halde hep aranan gerçek size görünmeyebilir. Geçen zamandır, kaybolan imkân. Ve bilin ki, kaçırdığınız her bir fırsatı çok daha pahalıya hatta alamayabilirsiniz de. Bulamayabilir ve birleştiremeyebilirsiniz.

Başkalarını tenkit edeceğinize sizler kendinizi eleştiriniz, yeriniz ve kontrola alınız, dengeleyiniz. Denge yakınlarınıza güven verir.

O’ size şah damarınızdan yakındır.

O size verdiğinden, sizin tutacağınızı da bilendir ve yine verendir.

Arınmak ve yüce bilgilerinde yıkanmak sizin her şeyiniz olmalıdır.

Her şey sizindir, ancak hiçbir şey sizin değildir. Bu gerçeği unutmayınız.

O’nun aydınlık yollarında ışığa arka dönenler, sizler biliniz ki, azim ve irade demir gibi, çelik gibi sökülmemecesine kurulmadıkça sizler her an imtihan olaylarının etkisinde kaybı bulunduracaksınız.

İçinde ikilik olanlar gösterilen dışında hareket edenlerdir. Testi bile suyun ağzından dolar. Öğrenmek isteyen, kendini gerçeğe adayan sevgili seçer, ona yakın olur, onda değer bulur. Birbirinin saygınlığını korumayan toplum hiçbir iş tutamaz.

Zaman kazanılandır. Zaman anında uyanabilmektir. Zaman sonrasına hükmetmeye kalkışmamaktır. Zamanı değerlendirmek; varlığı hafif kılmak gayretiyle safiyeti göz önüne almadır. Zaman içten dilediğinize bir an evvel kavuşmak için elden gelenin tutulabilmesinde bulunan güçtür. Öğreneceğinizin çok olduğunu anlamak, şekil dilini kapamak, gönül kulağını biraz daha aralamaktır.

İrade ruhsal varlığın iskeletidir insanda. O güne varmak için yaşayınız.

O’ karşılık bekleyen değildir. O’ verdiklerini tanımanızı ister ve olunması gereken hali tek kurmanız için ve bunu bir an evvel başarmanızda size izneder. Engelleri nasıl aşacağınızı fısıldar. Sizi alakadar edecek gerçek bir tekdir ve o da içinizdedir.

İnanç kayaları kesen, dağları aşan, gök kubbeye bir göz açıp kapamada varan kudrettir. İnanmak, doğruluğundan emin olduğunuz şeye bağlanmaktır. İrade bunun vasıtası, azim dümenidir. Vardığınız o noktaya erişsin gönüller hep bir arada. İhtiyacı olan varacaktır o meydana. Meydan inip kalkanların zeminidir her bir an, biz de musluğu.

Bu gün bir nedamet, bu gün bir pişmanlık insanı bir ok gibi yaydan kurtulmuş yapar. Menzil yakındır, yeniden gerip tekrar atmak gerek. Uçmakda bile kanat çırpmak var. Size yol almada daima adımlarınızda devamlılıktan ve koşmaktan bahsediyoruz. Küçük hareketler birleşip büyük mucizeler yaratacaktır; buna inanın.

O’nun yeri, O’nun yönü sonsuzluktur. Bu bilgiyle siz verilenleri daha iyi anlamaya çalışınız. Açınız kapalıları. Verdiğinin çıplaklığında öylesine saf ve öylesine temiz kalınız ki, size inen bu günü mutlak değiştirmelidir.

Şunu anlayınız ki, zaman en süratli biçimde ve en özü ile öylesine değerlendirilmelidir ki vesvese içeri girmesin. Çalışmak öylesine hızlı olmalıdır ki nefes aldığınızı bile bir yerde unutturacak kadar. Bu tempo size O’nun vadini ettiği, Yüce hayrın gücünü nasip edecek. O’nun gücü sonsuzdur. O’nun yüceliği her yeri kaplar.

Bildirilen büyüklüğü görüp de her şeye rağmen kendinde yerine getirme iradesini bulan kişi, O’nun lutfuna erecektir. O’na olan borcunuzu ödeyiniz. Borcunuzun ağırlıkları düşünebileceğiniz diğer şeylerden çok daha fazla ağırdır.

Ey gafil, uykudan uyan. Gözlerini aç ve sana tutulan ışığa bak. Ondan başka gideceğin yer yok. Öyleyse neden karanlık bağlar seni!...